29 Haziran 2020 Pazartesi

İlklerin Ayı Biterken

Havalimanında kendimle baş başa kalmayı ve hislerimi yazıya dökmeyi sevdiğimden daha önce yine burada bahsetmiştim. Bugün yine öyle bir gün. Korona günlerinin başında onca içerik ürettikten sonra kariyerimdeki değişiklik sürecine girmemle beraber yazmamaya, üretmemeye, paylaşmamaya başlamıştım. Belki yoğunluk, belki kendi iç dünyama çekilme belki de gözden uzak olup nazardan korunmaydı bu, her neyse bugün bu detoksa bir ara verip paylaşım yapacağım.

Nasıl yapmayayım, insan hayatında kaç kere ev sahibi olur ki? Evet, bugün ben yatırım için değil oturmak, yaşamak için kendi evimi satın aldım. Şu an solumdaki sırt çantamda kendi adımı taşıyan bir tapu senedim var. Yanlış olmasın, sadece bir kağıt parçası değil, e-devlete girdiğimde de tapum artık üzerimde çıkıyor. Bu kadar görgüsüzlük yeter deyip hislerime döneyim.

Mayıs ayı heyecanlıydı, yeni pozisyon için görüşme, önce İzmir için teklif alma, ardından teklifin İstanbul olarak yenilenmesi derken yaşadığım zorlu karar anı hayatımın geri kalanının seyrini pek tabi ki de direkt olarak etkileyecek. Umarım hakkımda hayırlısı olur. Bu süreçte aile olmanın, onların desteğini almanın, varlıklarını arkamda hissetmenin önemi ve değeri benim için çok anlamlıydı. İyi ki varlar…

Haziran ayı ise yeni iş ve yeni hayat için atılan ilk somut adımlarla çok hızlı geçti. Bir yandan adını ilk kez duyduğum sistemlerden raporları gönderirken bir yandan da sahibinden.com’da görüp heyecanlanıp yerinde görmek için gittiğimiz ilk evi almaya karar verip, hayatımdaki ilk kredi başvurumu yapmam ile bu ayın kod adı ilklerin ayı oldu.

Bakalım önümüzdeki kısa ve orta vadede neler olacak? Bu uyum, adaptasyon ve dönüşüm süreci nasıl geçecek bekleyip, yaşayıp göreceğiz. Her şeyin hayırlısı...

Not: Bu yazıyı arka fonda Yalın’dan “İstanbul Benden Büyük Onla Başa Çıkamam” eşliğinde dinlemeyiniz.


Google adsense

Analytics