Dünya Bankası’nın ev sahipliğinde düzenlenen Türkiye İşgücü Piyasasında Talep Edilen Yetenek ve Meslekler Çalışması’nın Doğrulama Atölyesi’ne davet edildim. Tabi ki bu daveti büyük bir memnuniyetle kabul ettim ve yıllık iznimden bir günümü harcayıp workshop’a katıldım.
Atölye çalışması Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Türk Vatandaşları için Ekonomik Fırsatların İyileştirilmesi Projesi altında gerçekleştirildi. Projenin amacı, davet mektubundaki açıklamaya sadık kalarak, Hükümetin ulusal ve yerel seviyedeki meslek ve beceri talebini değerlendirme kapasitesini arttırmak ve eğitim kurumlarını, devlet kurumlarını, STK’ları ve uluslararası kuruluşları talep edilen beceri ve meslekler hakkında bilgilendirerek eğitim programlarını ve politikalarını daha iyi tasarlamaları konusunda desteklemektir.
Projenin temel hedeflerinden biri talep edilen meslek ve beceri listesi geliştirmek olunca, İzmir’de en çok talep edilen meslekler ve beceriler hakkında görüşlerimizi öğrenmek ve çalışma bulgularına ilişkin yorumlarımızı almak için farklı meslek, sektör ve deneyimdeki yaklaşık 25 kişi bir araya geldik. Çalıştay esnasındaki geri bildirim ve yorumlarımızı da dikkate alıp çıkan sonuçları İŞKUR, devlet kurumları ve eğitim kurumlarının işgücü talebini karşılayacak politika ve programları tasarlayacaklarını ileten Dünya Bankası Sosyal İçerme Program Lideri Heba Elgazzar’a nazik daveti için teşekkür edip yapılan araştırmanın sonucunda ve atölye çalışmasında öne çıkan noktaları paylaşmak isterim.
İzmir için “talep gören beceriler” bölümünde çıkan sonuçların Türkiye için talep gören becerilere paralel sonuçlar çıktığı paylaşıldı. Sunumda bu nitelikler paylaşılırken kocaman “teamwork” yazısını gördük. Yani aranan niteliklerin başında takım oyuncusu hala aranıyor. Hala diyorum çünkü MBA yaptığım dönemde mülakatlar için bizlere verilen tavsiyelerde kendimizi kariyerimizin balında iyi bir takım oyuncusu olmak yönünde geliştirmemiz gerektiği ve mülakatlarda bu yönümüzü öne çıkarmamız tavsiye edilmişti. Yaklaşık 15 yıl sonra da bu niteliğin hala “aranan” olduğunu görmek şaşırtmadı. Sonuçlara göre aranan niteliklerden biri de “prezentabl” olmaktı. Bu kavramın içini işverenler yapılan işle ne derece bağdaştırıyor bilmiyorum ama uzaktan çalışmanın hızla yaygınlaştığı bir dönemde prezentabl olmanın giderek kısıtlı işler için geçerli olacağını düşünüyorum. Bu nitelik tartışılırken de workshop’da gündeme gelen bir yorum vardı, talep gören mesleklerden biri olan garsonluk için prezentabl olmak aranan bir nitelik olabilir ancak yine talep gören bir meslek olan makine operatörlüğü için prezentabl olmak ne kadar elzemdir sorusu akıllara geliyor. İzmir’de aranan özelliklerden biri “İngilizce” çıkmış. Buna şaşırmadım çünkü bir ebeveyn olarak ben de çocuğumda iyi seviyede olmasını istediğim nitelikleri düşündüğümde aklıma gelenlerin en başında iyi bir İngilizce geliyor. Özetle araştırmanın bu çıktısına saygı duyuyorum. İzmir için yine çok aranan niteliklerden biri ise bilgisayar becerisi, bir başka deyişle spesifik yazılımları kullanma uzmanlığı. Bu yazılımları kullanmak dijitalleşen dünyada pek tabi ki aranan bir nitelik. Sektörler değişip dönüşürken iş yapış şekilleri de değişiyor ve belirli uzmanlıkların da ön plana çıkması bu sürecin beraberinde geliyor.
Farklı sektörlerden ve deneyimlerden profesyonellerin de katkıda bulunduğu bu süreçte ben de görüşlerimi paylaştım. Özellikle belirttiğim nitelikler; çalışanların dijital dönüşümü içselleştirebilmesi ve robotik süreçleri iş yapış şekline dahil edebilmesi oldu. Bir başka deyişle, süreçlerinde tekrar eden işleri robotik süreç otomasyonu ile yazılımlara devreden çalışanların daha nitelikli işlere odaklanıp daha çok katma değer yaratacağı ve bu da iş tatmini olarak döneceği için bunu yapabilen personelin talep göreceğini belirttim.
2020 yılının Ocak ayının 7. gününde katıldığım bu etkinlikten öne çıkan notlarım ve şahsi yorumlarım burada yer alsın. Bakalım zaman geçip de geriye dönüp baktığımızda bugün elde ettiğimiz sonuçları nasıl değerlendireceğiz?
"Madem izinliyim, o halde kahvemi dışarıda içmeliyim" diyip yazdım bu içeriği... |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder