31 Aralık 2012 Pazartesi

Kolay Okunacak Zor Bir Yazı


“İki kere aynı hatayı yapmak imkânsızdır! İkinci kez yapılanın adı tercihtir...” lâfını edene, “Kazanmaktan mı, ‘kaybetmekten’ mi söz ediyorsun” diye sormuşlar mıdır acaba?

“Kaybetmek” deyince, insan durup dururken Sun Tzu’nun, öfkeyi, ısrarla “sessizlik”ten ayrı düşüren, “Dövüş ustası olanlar öfkelenmezler, kazanma ustası olanlar korkmazlar, akıllılar dövüşmeden kazanır, cahiller kazanmak için dövüşürler” telkini ile yüzleşiveriyor çünkü...

“Sessizlik” deyince, Pythagoras’ın, “Ya sessiz ol ya da sessizlikten daha iyi bir şey söyle” diyen tespiti ok gibi saplanıyor hayalhâneme...

“Ok” deyince, Uzakdoğu’ya uzanıyorum ve “En fazla ileriye giden ok, en çok geriye çekilmiş yaydan çıkar” inceliğinin hakkını teslim etmek zorunda kalıyorum.

“İncelik” deyince, turuncunun coğrafyasından sıyrılıp, yazarın renk kartelasına sığınıyorum; Eflâtun, “Kaybettiğimiz inceliktir” diyor çünkü “Suskunlar”da... “Eflâtun” deyince, Nef’i’den bir beyit telâffuz etmeden olmuyor elbette: “Akla mağrûr olma Eflâtun-ı vakt olsan eğer/bir edîb-i kâmili gördükde tıfl-ı mekteb ol...”

“Akıl” deyince, ister istemez, “Koyma akıl kapıya kadar gider” yakıştırmasıyla rüzgârlanıyorum. “Rüzgâr” deyince, Montaigne’i anmak gerekiyor ve “Gideceği limanı bilmeyen gemiye hiçbir rüzgâr yardım edemez” ifadesinin çarpıcılığı, yaşlanmakta olduğumu yüzüme vuruyor.

“Yaşlanmak” deyince, Shaw ile ilk tanıştığım yıllara gidiyor ve “Yaşlanıyorsunuz; ama bakıyorum bunu bile bir övünç nedeni yapıyorsunuz, her konuda olduğu gibi...” iğnelemesini, artık anlıyor olmanın ironisi ile gülümsüyorum.

”İroni” deyince, Şarlo’nun Einstein’a, “Beni alkışlıyorlar çünkü hepsi beni anlıyor; seni alkışlıyorlar çünkü hiçbiri seni anlamıyor” derken, ona az da olsa imrenip imrenmediğini merak etmeye başlıyorum.

“Anlamak” deyince, son cümle ile zihnim bir Hadis-i Şerîf’e yanaşıyor ve “İnsanlara anlayabilecekleri kadarını söyleyiniz” sesine kulak veriyorum.

“Yanaşmak” deyince, “İskele vapura yanaşmaz” söyleminin, gücünü basitliğine borçlu olduğunu fark ediyor ve susuyorum.

28 Aralık 2012 Cuma

Ömür Dediğin...

Ömür dediğin böyle bir şeydir.

Yaşanır.

Her şey zamanın eleğinden geçer; sel gider kum kalır.

Her yaşta, her yaşam durağında hep "yeni"sindir aslında! (Bu durum değerini

bilen için bir tür Tanrısal armağandır.)

Oysa geçmiş bütün ayrıntılarıyla yazıya dökülünce iş değişir.

Yaşananlar su çekmiş ceket gibi ağırlaşıverir. Yük olur!

27 Aralık 2012 Perşembe

Ya Tutarsa - Oğlak 2013


Aşağıdaki yazı doğum günümde yazılmış. Bir ara önemli tarihleri ajandama yazıp doğruluğunu teyit etmek istiyorum. Ya tutarsa?

Oğlak burcunu 2013’te neler bekliyor


Şanslı evliliklerin ve şanslı ortaklıkların gündeme geleceği 12 aylık sürece geçiş yapıyorsunuz.Artık yalnız uçmak zorunda kalmayacaksınız!

Artık yalnız uçmak zorunda değilsiniz!

Yılın ilk yarısı, sizin için uzun vadeli başarılar yerine, günlük görevlerde şanslı olabileceğiniz bir süreç olabilir.

Size hem öğretmenlik hem de ortaklık yapan kişiler, kişisel gelişiminize faydalı olabilirler. Şanslı evliliklerin, şanslı ortaklıkların ya da işbirliklerinin gündeme taşınacağı 12 aylık sürece geçiş yapacak, artık yalnız uçmak zorunda kalmayacaksınız.

Ev ve aile konularındaki iniş çıkışlar, ev ya da aile üyelerinin yarattığı sıkıntılar geçen yıl sizi yormuş olabilir. 2008 yılında hayatınızda başlayan “kişiliğinizde köklü değişiklikler dönemi” bu yıl da devam ediyor. Bu yıl bu zorluklar size, geleceğe dönük yeni planlar yapma şansı verebilir.

20 Mayıs ve 1 Kasım, 2012’nin 24 Haziran ve 19 Eylül’ünde yaşanan olaylarına benzer olayların hafifletilmiş versiyonlarıyla ya da kalıntılarıyla uğraşacağınız tarihler olabilir.

Mart 2015’e kadar evren sizi değişime zorluyor. Geçtiğimiz yıllarda iş hayatınız ve kariyerinizde çok mücadele verdiniz, bu yıl rahatlıyorsunuz. Faydalı dostluklar kurabilirsiniz. Ancak yıldız haritalarında olumsuz açı olan Oğlaklar, tam tersi arkadaşlık ilişkilerinin ve ekip çalışmalarının sınavlardan geçebileceği bir süreçte olacaklar.

25 Nisan’da bir arkadaşınızla ilişkiniz ön plana çıkıyor. 3 Kasım civarında ise sosyal medya, sosyal çevreniz veya diğer bağlantılarınız kanalıyla prestijinizi artıracak yeni çevrelere girebilirsiniz.

Bu yıl işinizle ilgili değişiklikler üzerinde durmak yerine uzun vadeli planlar yapmalı ve mevcut durumunuzu korumanıza yardım edebilecek ilişkiler kurmalısınız.

25 Nisan civarında bazı engellemelerle karşılaşsanız bile sizi destekleyen kişiler size ilham da verecekler.

En şanslı burçlardansınız ama

16 Ağustos ve 11 Eylül aralığında gayretlerinizin maddi-manevi karşılığını alabilirsiniz.

25 Şubat ve 27 Haziran–22 Temmuz aralığında maddi açıdan farklı olanaklar elde edebilirsiniz.

2013’ün ikinci yarısında evlilik ve ikili ilişkiler konularında yılın en şanslı burçlarından olmanıza rağmen, yılın belli dönemleri (22 Mart, 31 Mart, 22 Nisan, 25 Nisan ve 3 Kasım civarı) ilişkileriniz sürprizlere ve gerilime açık olabilir.

2 ve 27 Haziran aralığında olumlu gelişmeler uzlaşma sağlanmasını ve yükselen sevgiyi destekliyor olacak. Devamında Yengeç burcuna geçen Jüpiter, Haziran 2014’e kadar birbirinden harika insanı hayatınıza sokarak ilişkilerinize veya evliliğinize yeni ve şanslı bir boyut getirecek.

17 Temmuz civarında da yeni arkadaşlar edinebilir, işbirlikleri yapabilir veya ortaklıklar kurabilirsiniz.

Evle ilgili stresler

12 Nisan-5 Ekim aralığında evle ilgili yapılması gereken düzenli bakımların geciktirilmesi problemlere neden olabilir. 20 Mayıs ve 1 Kasım civarında ve 18 Ekim’i takip eden bir ay içinde evle ilgili sorunlarla ilgilenmeniz gerekebilir. Yaşadığınız yeri değiştirebilirsiniz, anneniz, eşiniz veya anneniz kadar yakın birisiyle ilişkilerinizde duygusal sorunlar yaşanabilir, bu kişilerin hayatlarındaki değişimler sizi de etkileyebilir. 2015 yılına kadar ev, aile ve evlilik başlığında anılan konularda değişiklikler fazla sayıda ve hafif sorunlu olabilir.

Peki ya sağlık?

25 Haziran’a kadar sağlığınız Jüpiter tarafından destekleniyor. 1 Mayıs, 8 Haziran ve 9 Eylül civarında ise sağlığınıza dikkat etmeli, aşırılıklardan kaçınmalı ve kendinizi çok fazla yormamalısınız. Mayıs sonu-13 Temmuz aralığında ise kendinizi güçlendirmenizi sağlayacak aktivitelerle ilgilenebilirsiniz.

19 Aralık 2012 Çarşamba

Bay MisKoku - Demir


Way be…Bi an gelir, bir gelişme olur, bir şey yaşarsın ve seni adeta duvara çarpmış gibi hissettirir. Evliliğimin 1. yılında yok daha çocuk erken, daha kendimize zor bakıyoruz, daha balayından beri başbaşa tatile bile çıkamadık falan diye düşünürken çok sevgili dostum Mehmet Özgüçlü, biricik eşi Şenay’ın mis kokulu bebekleri Demir için hazırlamış olduğu blog’un linkini bana gönderdi. Daha ilk yazıyı okurken içim bi garip oldu. Öyle bir etkilendim ki…


Kendimi baba olarak düşündüm şöyle bi. Yine bi way bee dedim. Büyük sorumluluk pek tabii ki, ama büyük de mutluluğu beraberinde getireceği kesin.

Beni bu derece etkileyen bloğun adresini de paylaşmadan olmaz pek tabii ki:

http://baymiskoku.blogspot.com/?m=1

Napıyoruz o halde, bay miss kokuya maşallah diyoruz.

Sevgilerimle,

17 Aralık 2012 Pazartesi

2013 Oğlak için Nasıl Geçecek?

Yeni bir yıl yaklaşlırken yeni yıla ilişkin umutlar da beraberinde geliyor. Bu heyecanı yaşamak kesinlikle çok güzel. İnşallah yeni yıl herkes için çok güzel bir yıl olur.

Kendi burcum için neler getirmesi öngörülüyor diye şöyle bir surf yaptım, bakalım tahminlerin ne kadarı tutacak? Birlikte göreceğiz.

Zeynep Turan Oğlak Burcu 2013

Geleneksel, tutumlu, sorumluluk sahibi ve ciddi Oğlaklar, bu sene aşk, eğlence, yaratıcılık ve sanat konusunda Jüpiter size şanslar sunmaya başlıyor. Çocuk sahibi olmayı düşünüyorsanız özellikle yılın ilk yarısı için harika bir yıl. Yine bu dönem içinde tanışacağınız bir insanla büyük bir aşk yaşayabilir, ilişkinizi evliliğe taşıyabilirsiniz. Çalışmalarınız ve yükümlülüklerinizi zorlanmadan yerine getirecek, daha fazla işin altına girmekten korkmayacaksınız. Bir yandan hizmet ederken diğer yandan hayatınızla ilgili çok önemli bilgilere sahip olacaksınız.

Sağlığınızda yıl boyunca size problem çıkartmayacak. 2013 yılında da kariyeriniz ve iş hayatınızda testleriniz devam ediyor. Geçmiş dönemde inşa ettiğiniz kariyeriniz türlü aşamalardan geçecek, sağlam alt yapısı olmayan temeller yok olacak. İş alanlarınızda sorumluluklarınızı arttıracaksınız.Sizin arkadaşlık, sosyal çevre ve gelecek alanlarınızı etkilemeye başlayacak. Bu dönem içinde arkadaşlıklarınız çeşitli sınavlardan geçebilir. Başkalarıyla, özellikle gruplarla olan ilişkilerinizde zorluklar yaşayabilirsiniz. Özellikle organizasyon ve davetlere dayalı işlerde başarı sahibi olabilirsiniz.

İdeallerinize ve hayallerinize ulaşmak için çok çalışabilirsiniz. Birkaç yıldır sizin kişisel evinizde dolaşan ve kendi başına ilerleyen Plüton, size güç katmaya devam ediyor. Geçtiğimiz senelerde bu gücü tanımakta ilk başta zorlansanız bile artık bu güce alıştınız ve bu güç sayesinde hayatta ne istediğinizi daha iyi biliyor olacaksınız. 2013Ocak ayına parasal konular ön planda olarak giriş yapacaksınız.

Özellikle 20 Ocak sonrası maddi konular, bütçe planlaması, parasal konuların gözden geçirilmesi gibi konular etkili olabilir. Başak burcunda gerileyecek olan Mars sizin yabancı ortaklı işler, seyahat, eğitim, hukuk, ticaret alanlarınızı olumsuz etkiliyor olacak. Bu alanlarda gösterdiğiniz efor ve çabanın karşılığını almakta zorlanabilirsiniz.

Özelikle 14 Mart aşkı arayanlar ve bulmak isteyenler için çok önemli bir tarih. Çünkü aşk hayatınızda bugün çok önemli ve beklediğiniz bir teklifle karşılaşmanız mümkün. Yine çocuk bekleyenler ama bundan haberi olmayanlar çocuklarının olacağı haberini alabilirler. Nisan ayı tüm ay boyunca ev ve aile hayatınız devrede olmaya başlıyor. Daha fazla evinize vakit ayıracaksınız veya ailenizin problemleriyle ilgileneceksiniz. 14 Nisan'da Mars'ın düzeldiği noktada yine seyahat, eğitim, medya, hukuk gibi ticari alanlarınızda artık harekete geçmeye hazır görünüyorsunuz.

19 Nisan’dan sonra aşk hayatınızda kendinizi göstermeye başlıyorsunuz. Eğer hayatınızda hoşlandığınız bir insan varsa ve henüz açılamadıysanız işte bu tarihten sonra kendinizi ona tanıtabilir, kimliğinizi bu alanda ön plana çıkarabilirsiniz. Nisan ve Mayıs ayında yaratıcılığa ve sanata dair işlerinizi fazlasıyla ön plana çıkartabilirsiniz. Yine paraya dayalı, borsaya dayalı işleriniz için oldukça şanslı bir süreç içinde olduğunuzu söylemekte fayda var.

Venüs iş ve hizmet alanlarınızda gerilemeye başlayacak. Bu süreç de işlerinizde, özellikle ilişkiler konusunda birtakım yanlış anlamalar gündeme gelebilir. 11-15 Mayıs olumlu etkiler altında olacaksınız.Ö zellikle ikili ilişkiler ve evlilik hayatınızda aldığınız kararların sonucunda hayatınızda önemli şeyleri değiştirebilir ya da kendi başınıza karar vermeniz gereken bir dönem olduğunu düşünebilirsiniz.

Ağustos ayı diğer burçlara nazaran en fazla çalışmanız gereken aylardan biri olacak. Özellikle 2 Ağustos'ta oluşan dolunay parasal konularda hassasiyetinizi ön plana çıkartabilir. 8 Ağustos’ta Venüs’ün evlilik ve ikili ilişkiler alanınıza girmesiyle beraber artık sevdiğiniz insana daha fazla vakit ayıracaksınız. 22 Ağustos sonrası artık ilgi alanlarınız, yabancı ortaklı işler, seyahat, ticaret alanlarına kaymaya başlıyor. Daha fazla bu alanda ön plana çıkacaksınız.

17 Eylül sonrası artık kariyer ve işle ilgili alanlarınız aktif hale gelmeye başlıyor. 22 Eylül’den sonra artık tamamıyla iş hayatınıza odaklı gözüküyorsunuz. Daha fazla çalışacak, göz önünde olacaksınız. Kimliğinizi aldığınız sorumluluklar ve bu sorumlulukların yerine getirilmesi olarak tanımlayacaksınız. Ekim ayı boyunca ilişkilerinize ve ailevi konulara dikkat edin. 25 Ekim civarı da davetler, organizasyonlar veya planlanacak önemli projeler konusunda da sorumluluklarınız fazla olacak.

İş, hizmet alanlarınızda beklenmediğiniz bir şeyle karşılaşacağınız bir dönem olabilir. Yine beklediğiniz, başvuruda bulunduğunuz bir iş varsa bu işin sonuçlarıyla karşılaşabilirsiniz. Yine bu tutulma sağlık alanlarınızı etkiliyor. Bu alanlarda önemli kararlar ve sorumluklar gündeme gelebilir. Alışkanlarınızı ve tarzınızı belki yeni baştan düzenlemeniz gerekecek. Artık yılın sonuna yaklaşırken, 13 Aralık’ta sizin para evinizin yöneticisi Uranüs düzelmeye başlayacak. Parayla ilgili zorlanmalarınız olduysa artık şansınız dönmeye başlayacak

Rezzan Kiraz Oğlak Burcu 2013

Bu yıl sağlıklı olmayan alışkanlıklarınızdan kurtulacak ve keşfedilmemiş kaynaklarınızı su üzerine çıkaracaksınız. Sizin burcunuzda bulunan Plüton uzun ve yavaş bir ilerleme halindedir. Bu yaşam değiştiren geçiş 26 Kasım 2008 tarihinde başlamıştır ve 2023 yılına kadar dönüştürücü etkisini sürdürecektir. Kendinizi keşfetme yönündeki cesur yolculuğunuz 24 Haziran ve 19 Eylül’de Plüton’la bir dizi biçimsel kare oluşturan Uranüs nedeniyle muhtemelen sürprizler doğuracaktır. Bu hareket 16 Mart 2015′e kadar beş kez daha olacaktır. Ancak, en önemli değişiklikler dünyadaki yeriniz ve amacınıza ilişkin olarak görünür olacaktır. Bilinmedik fikirler ve duyguların dönen denizlerini keşfetmek için zaman ayırın. Herhangi bîr yeni adanma içinde oimadan önce kendinize olan algılamalarınızın değişmesi gerekmektedir.

5 Ekim’de sorumlu yönetici gezegeniniz olan Satürn Kariyere ilişkin 10. Eviniz ve Terazi burcundan ayrılır ve Gruplara ilişkin 11. Evinize ve tutkulu Akrep burcuna girer. 29 Ekim 2009 tarihinde 10. Evinizde Satürn olmasından beri omuzlarınızda bir yük taşımaktasınız. Ancak Satürn’ün 11. Evinize girmesi işbirliğini vurgulamaktadır. Son üç yıl boyunca tek başınıza uçuşlar yaptıktan sonra başarı için birincil anahtarların işbirliğine ilişkin olduğunu öğrenmışsînizdir. Akrep burcundaki Satürn size dirençli takım arkadaşları, iş arkadaşları ve dostlar getirecektir. Ne olursa olsun, bu geçiş ayrıca sizin yeteneklerinizi ortaya koymak için önem taşımaktadır.

Güvenilir Satürn’ün 10 Ekim’de idealistik Neptün ile uyumlu üçgen oluşturması ve 11 Haziran ve 19 Temmuz 2014 tarihlerinde aynı hizaya gelmeleri hayallerinizin gerçekleşmesinde size yardımcı olabilir. İyimser Jüpiter 11 Haziran’da Servise ilişkin 6. Evinizde olacak şekilde Kendini İfade Etmeye ilişkin 5. Evinizden ayrılacaktır. Bu, gerekli olan tekniklerde ustalaşma yönünde size zaman tanıyacaktır. Jüpiter’in yılın ilk yansında duygusal Boğa burcunda olması kendini iyi hissetmeyi sürdürmekten duyulan keyfi vurgulamaktadır. Masumca oyunlar ve çocukça şımarıklıklar bize hayatın tatlılığını anımsatmaktadır. Bu, gerçeklikten bir kaçış değildir; yaşamın neşesi ve kullanmasıdır. Son olarak, Jüpiter’in 20 Temmuz ve 15 Ekim’de Satürn ile stresli bîrbuçuk kare oluşturması tutkularınızı ve uzun dönemli planlamalarınızı yavaşlatabilir. Bu süreç üçüncü ve sonuncu oluşum olan 20 Mayıs 2013 tarihine kadar devam edecektir.

Nuray Sayarı 2013 Oğlak Burcu 

Güç ve kararlılık sizden yana…2013 yılında büyük bir bölümünde Balık burcundaki, Jüpiter ve Uranüs’ten aldığınız olumlu etkilerle ilişkilerinizde büyük değişimler yaşayabilirsiniz. Zaten bir süredir içinizden yükselen ama nedenini tam olarak anlayamadığınız duygular üzerinizde büyük bir baskı oluşturuyor olabilir. Bu baskıyla hayatınızda hemen her şeyi değiştirmek isteyebilir ve şimdiye kadar yaptığınız hiçbir şeyin sizi tatmin etmediğini düşünebilirsiniz.

Aslında hayatın anlamını sorguladığınız bu dönemde gelişiminiz için artık ihtiyacınız olanla karşılaşacaksınız. Ama karşınıza çıkan engeller sizi biraz zorlayabilir. Bu zorluklar ilişkilerinize de yansıyacak. Fakat yılın ilk yarısında Jüpiter’in olumlu etkisiyle yapmanız gereken değişiklikleri kolayca yapabilirsiniz. Onun koruyucu enerjisi fırsatları rahatça kullanmanızı sağlayacak ve doğru kişileri bulmanıza yardım edecektir. Bu dönemde devam eden ilişkilerinizle de ilgili en doğru kararları verebilirsiniz.

Eğer bir ilişkiniz yoksa sizi çok etkileyecek biriyle karşılaşmanız mümkün. Yılın ikinci yarsında Jüpiter’in desteği azalacağı için, olayların sizi biraz daha zorlaması söz konusu olabilir. Ama bu yıl her şeyle baş edecek müthiş bir güç ve kararlılığa sahipsiniz.

11 Aralık 2012 Salı

Rezaletin Belges(el)i


Turistlere Yapılan Rezalet

Hep kulaktan kulağa duyulur, bazen şahit olunur. Nerede yurdum insanı turisti görse bir şekilde tokatlamaya çalışır. Bu kez adamlar bunu belgeleyip, bizi tüm dünyaya rezil etmişler. Huylu huyundan vazgeçmez bilirim ama bu durum çok duyulursa bu kez tokatlayacak birini bulamayıp dizlerini dövecekler. Benden söylemesi...

National Geographic kanalında yayınlanan "Dolandırıcılar Şehri" adlı belgesel önceki gece İstanbul'u konu aldı... Klasik tabirle bizi "dünyaya rezil etti..."

Sunucu Conor Woodman, İstanbul macerasına üzerinde gizli kamera ile Tarihi Yarımada'dan başladı... Sultanahmet ve Ayasofya'ya giden Woodman, burada özellikle taksilerin turistlere fahiş fiyatlar çıkardığından söz etti...

Woodman'ın ilk turist avcısıyla karşılaşması uzun sürmedi ve Sultanahmet Camii'nin önünde yanına biri yaklaştı... Tarihi yapı hakkında bilgiler veren ve kendini rehber olarak tanıtan kişi, kısa bir cami turundan sonra, "allem edip kullem edip" sunucuyu halı mağazasına sokmayı başardı... Ancak Woodman buna hazırlıklı olduğu için halı almadan mekandan ayrıldı...

Woodman'ın ikinci durağı ise Eminönü'ydü... Denizi izlerken yanına yaklaşan bir kişi "Tekneyle Boğaz turu" için ikna çabalarına başladı... Woodman 30 TL karşılığında kabul etti ve başka turistlerin de olduğu bir minibüse bindirildi... Ancak araç bir kilometre bile gitmeden teknelerin yanına geldi... Bu duruma çok şaşıran turistler birbirleriyle konuşurken, hepsinin tur için farklı fiyatlar ödediği de ortaya çıktı...

Belgeselde, Sultanahmet ve Eminönü aperatiflerinden sonra ana yemek İstiklal Caddesi'ydi... Asıl macera burada yaşandı... Talimhane'deki otel odasından skype aracılığı ile İngiltere'deki bir "İstiklal mağduru"na bağlanan Woodman, talihsiz adamın birkaç bira için 1.500 dolara yakın para ödemek. zorunda kaldığını, hayatının korkusunu yaşadığını ekrana yansıttı... Hava kararınca üzerinde gizli kamera, arkasında kendisini takip eden ekipten iki kişiyle İstiklal Caddesi'ne çıkan sunucunun hanutçuların çekim alanına girmesi fazla sürmedi... Yanına yaklaşan kişi, kısa sürede yakınlık kurup bira içebileceği bir mekana götürmeyi teklif etti... Pavyon-bar karışımı mekana oturduktan sonra biralar söylendi, hemen akabinde bir kadın masalarına gelerek oturdu... Toplam 5 bira içildikten sonra Woodman'a gelen hesap, Türkiye'deki asgari ücretin iki misliydi: 1.700 TL... Bu arada kadın masadan kalkmış, hanutçu da tuvalete gitme bahanesiyle ortadan yok olmuştu... Hesaba itiraz eden, kazıklandığını söyleyen Woodman'a mekanın sahibi tarafından, parayı ödemeye mecbur olduğu "uygun dille" anlatıldı...

İşte tam bu esnada yaşanan tesadüf, rezaletin üstüne tuz-biber gibiydi... Mekana gelerek polis olduğunu yüksek sesle ilan eden iki kişi Woodman'a kurtuluş müjdesi gibiydi...Ama yanılıyordu... Mekan sahibi, "Aranan birine bakıyorlar" diyerek sunucuyu polisten uzak tutmaya çalıştı ama başaramadı... Canhıraş bir şekilde kendini polisin yanına atan Woodman, dolandırıldığını söyleyerek, fahiş hesap fişini gösterdi, yardım istedi... Ancak polis oralı bile olmayınca, gizli kamera görüntüleri eşliğinde ekranda şu ses yankılandı: "Turistlerin dolandırılması İstanbul Emniyeti'nin umurunda bile değil..."

Neticede Woodman, zorla bankamatiğe götürülerek para ödetiliyor... Daha sonraki gecelerde bir hanutçuyu ikna eden sunucu, turistlerin nasıl dolandırıldığı konusunda ilginç bilgiler alıyor ve bir İspanyol turisti dolandırılmasını an be an kaydediyor... Hanutçu, turistten söğüşlenen paranın üçte birinin kendilerine kaldığını ve çok iyi kazandıklarını söylüyor ve ekliyor: "İstiklal'de her gece yaklaşık 150 hanutçu turist avına çıkıyor...

http://www.haberturk.com/yasam/haber/798170-national-geographic-istanbulu-dunyaya-rezil-etti

5 Aralık 2012 Çarşamba

Hem Basit, Hem Çok Zor

Bugün Ayşe Özyılmazel Sabahtaki köşesinde haftanın düşüncesi olarak paylaşmış ama bence hayat bu düşüncenin üzerine kurulmalı:

Ne almak istiyorsan önce onu vereceksin. Galiba'sı falan yok bu böyle. Yaptığın kadarını yaşıyorsun, hissettirdiğin kadarını hissedebiliyorsun.

Değer görmek için değer vermeli, sevilmek için sevmeli, düşünülmek için düşünmeli, iyi şeyler için iyi hissetmelisin.




Hem basit, hem çok zor bir şey bu ama denemeye değer.

Bu arada Sabah Gazetesi'de aklınca copy-paste'i engellemiş :) Selam olsun...

4 Aralık 2012 Salı

2013 İtibariyle Bireysel Emeklilik Sistemi

Yıl 2009’du, PwC’de çalışırken Garanti Bankası’ndan bir BES temsilcisi ile ofiste görüşüp sisteme dahil olmuştum. Çok da inanmadığım için sadece elimde bulunması adına bu ürünü portföyüme dahil etmiştim. Gecikmeli de olsa sistemin içindeki fonlar ve bunların getirilerini incelemeye başladım. Sonrasında da uzun vadeli bir yatırım olarak olarak görülecek bu sistemde riskli yatırımları portföyünüze dahil ederek güzel getiri elde edilebileceğini tecrübe ettim.


BES 2013 yılı itibariyle bir takım değişiklikler gösterecek. Önceden bordromuzda gelir vergisi indirimine dahil ederek vergisel avantaj yaşıyorduk. Yeni düzenleme sonrasında bu avantaj kaldırılıyor. Onun yerine devlet katkısı geliyor. Yatırdığınız tutarın %25’i kadarını (aylık brüt asgari ücretin %25’ini geçmemek koşuluyla) da Devlet Baba bizim için kendi belirleyeceği fonlarda değerlendirecek.

56 yaşıma kadar fonda kalırsam Devlet Baba’nın benim adıma yapmış olduğu %25lik yatırımı da emekli olurken alabileceğim. O kadar dayanamazsam da aşağıdakilere razı olacağım:

a) En az 3 yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı ve getirilerinin %15’ine,

b) En az 6 yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı ve getirilerinin %35’ine,

c) En az 10 yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı ve getirilerinin %60’ına,

d) Bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat veya malûliyet nedeniyle ayrılanlar Devlet katkısı ve getirilerinin tamamına, hak kazanacaklar.

Çevremdeki insanlara her zaman dediğim gibi, özellikle tasarruf yapmakta zorlanan, elindeki 3-5 kuruşu yatırıma yönlendirmeyi seven kişiler için BES çok güzel bir araç. Yeni düzenlemelerle daha da avantajlı bir konumda.

Ufak bir hatırlata, bence fonlarınızı mutlaka kendiniz ya da bir anlayan dostunuza düzenletin. Aksi takdirde emeklilik danışmanları çok düşük riskli bir portföy oluşturacaktır ve uzun yıllar boyunca birikiminiz sadece enflasyonla mücadele edecek durumda kalır.

Rakamlar, oranlar lazım olursa diye aşağıda mevcuttur. Hoş bu sistem de ben 56 yaşıma gelinceye kadar kaç kere değişir kim bilir ama saklamakta fayda var.


01.01.2013 tarihinden itibaren Bireysel Emeklilik hesabına yatırılan her katkı payı (İşveren tarafından ödenenler hariç) için %25 oranında devlet katkısı yapılacak. Devlet Katkısı'nın üst limiti Aylık Brüt Asgari Ücretin %25'i kadar olacak.

Yapılan düzenlemelere göre;

- İşveren tarafından ödenenler hariç, katılımcı adına bireysel emeklilik hesabına ödenen katkı paylarının %25’ine karşılık gelen tutar, Devlet katkısı olarak hesaplanacak ve Devlet bütçesine konulan ödenekten ilgili hesaba ödenecek,

- Devlet katkısı, katkı payı ödemelerinden ayrı olarak takip edilecek ve Müsteşarlıkça belirlenen yatırım araçlarında yatırıma yönlendirilecek,

- Katılımcılardan;

a) En az 3 yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı ve getirilerinin %15’ine,

b) En az 6 yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı ve getirilerinin %35’ine,

c) En az 10 yıl sistemde kalanlar Devlet katkısı ve getirilerinin %60’ına,

d) Bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat veya malûliyet nedeniyle ayrılanlar Devlet katkısı ve getirilerinin tamamına,hak kazanacaklar,

- Devlet katkısı ve getirilerinden hak kazanılan tutarlar sistemden ayrılma veya emeklilik durumunda katılımcıya ödenecek



Google adsense

Analytics