9 Nisan 2017 Pazar

Kolay Elde Edilen "Başarılar"

Bazen bazı başarıların bir an önce elde edilmesini ister insanoğlu. Sabırsızdır ve muhtemelen yeterince hazır değildir. Ama ister… O ünvanı, pozisyonu, o sosyal statüyü… Halbuki daha alması gereken çok yol vardır. Hani bir fırın ekmek yenmesi gereken durumlar vardır ya, belki de öyle yapılacaklar ve hazmedilecekler listesi vardır ama nafile, göremez gerçekleri. İşte böyle durumlar için size iki küçük alıntım var.

Birincisi İsmail Özcan’ın “Espri ve Fıkralarıyla Ünlüler” adlı kitabından:

ABD Başbakanlarından James Garfield başkan olmadan önce bir kolejin müdürüymüş. Bir gün bir anne çocuğunu koleje yazdırırken bir ricada bulunmuş:

— Müdür Bey, dersleri biraz daha basitleştiremez misiniz? Benimki derslerin hepsini takip edemez. Koleji de bir an önce bitirmek istiyor.

Garfield cevap vermiş:

— Evet hanımefendi bu mümkündür. Önce çocuğunuzun ne olmak istediğini söyleyin. Malum ya Tanrı bir meşeyi yüz yılda yetiştirirken bir kabak için iki ayı yeterli görüyor.”

Yine aynı konuda ikinci örnek ise Elif Şafak’ın Firarperest adlı denemelerden oluşan kitabından gelsin:

Hayatta bir an evvel başarmak istemek iyi bir şey değildir. Zira "Kolay elde edilen şeyler uzun sürmez. Bağdat'ta bir fırından günde yüz kâse çıkarken, Çin'de tek bir seramik kâse üretmek kırk yıl alır. Hangisi daha değerlidir? Yumurtasından yeni çıkmış bir civciv kendi gıdasını bulup yerken, bir bebek yıllar boyu bakıma muhtaç kalır. Birincisi bakışlarını asla yerden ayırmazken, ikincisi içeride yıldızlar ve galaksiler barındırabilir.

O halde sabretmeye, çalışmaya, gelişmeye ve katkı sağlamaya devam. Sonunda doğru zaman gelecek ve şansımızı kendimiz yaratmış olacağız. Unutmayın, ortaya çıkan sonucun kalitesini belirleyen verdiğimiz emektir.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Google adsense

Analytics