Bu hafta içinde Philip Morris International’ın tepe
yöneticilerinden birinin liderlik üzerine tecrübelerini anlattığı bir videoyu
izleme fırsatı buldum. Üstüne basarak vurguladığı bir nokta vardı; lider işini kendi
işletmesi gibi sahiplenmeli.
Çevremde gözlemlediğim liderlerin hep işlerini sahiplenerek,
profesyonelliği sadece bir sözleşmenin gerekliliklerini yerine getirmek olarak
görmeyip başında oldukları ya da başında olmak istedikleri işi kendi işletmeleri
olsaydı nasıl geliştirebilir, neyi daha iyi, daha katma değerli yapabilir diye
kafa yoran kişiler olduğunu görüyorum. Hal böyle olunca, sistem de bu
sahiplenmeyi ödüllendiriyor ve basamaklar bu liderleri zirveye taşıyor.
Ancak işini kendi işletmesiymiş gibi sahiplenmek herkese
nasip olmuyor, bir başka deyişle herkes sorumluluğunu yerine getirirken bu
sahiplenmeyi göstermeyi, yaşamayı tercih etmiyor. Yani bazılarımız işinin ve sorumluluklarının
gereğini yerine getirirken belirli sınırların arkasında kalmayı tercih ediyor.
Buna benzer bir örneği yakın zamanda tecrübe ettiğim bir olayla açıklamak
isterim.
Geçtiğimiz günlerde hepsiburada.com üzerinden bir ütü ve bir
ütü masası sipariş ettim. Alışveriş için çok sık kullandığım bu platformda
alışkanlık sebebiyle adres olarak da her zamanki gibi ofis adresini verince
büyük bir kolide gelen ütü masasını da ofisten eve taşımak zorunda kaldım. Ütü
masasının olduğu koli bir hayli ağırdı, kan ter içinde kalsam da kolisine
herhangi bir zarar vermeden eve getirmeyi başardım. Evde koliyi açınca bizi bir sürpriz
bekliyordu: kolide 2 tane ütü masası vardı. Kolinin üstündeki açıklamaya
baktım, orada da 2 tane ütü masası olduğu yazıyordu. Önce kendimden şüphelenip
gönderi adresinde yaptığım hatayı sipariş adedinde de yapabileceğimi düşünüp
siparişimi kontrol ettim, herhangi bir hata yoktu, 1 adet ütü masası sipariş
etmiştim.
Durumu fark edince bilgisayarı açıp müşteri hizmetlerine
konuyla ilgili bir mesaj attım, durumu açıkladım, kendilerinin stoklarında bu
sebeple bir noksanlık olacağını, ev adresime kargo yönlendirmeleri durumunda
fazla olan ütü masasını evimden aldırabileceklerini ifade ettim. Hatta sistemde
kayıtlı olmasına rağmen ev adresimi bir de bu mesaja ekledim. Mesajın kendilerine iletildiği ve
belirli bir süre sonra tarafıma dönüş yapılacağına dair otomatik mesaj geldi.
Sonra ne mi oldu? Maalesef aradan geçen 6 günlük süre zarfında kimse benimle
iletişime geçmedi.
Siparişin fazla geldiğini fark ettiğimde hemen müşteri hizmetlerine mesaj gönderdim. |
Böyle bir durum eğer gönderdiğim mesajı değerlendiren kişi
işini kendi işiymiş gibi sahiplenen birine ulaşsaydı, başka bir ifadeyle kişinin
kendi işletmesi olsaydı eminim ki çok farklı olurdu. Benimle bir an önce temasa
geçer, stoklarında belli bir değeri olan bu ticari malı tekrar stoklarına
alabilmek ve bunun satışından gelir elde etmek için çaba gösterirdi. Ancak
“profesyonellik” sınırları içerisinde kalan çalışan bu mesajı yeterince
önemsemedi ve 6 gün boyunca açık kalan bu geri bildirimi 7. gün kapatmak
durumunda kaldım.
Hepsiburada.com yetkilileri mesajıma kayıtsız kalınca iade sürecini başlattım. |
Peki kapatıp ne mi yaptım? Bir iade talebi yarattım ve
ürünün beklentimi karşılamadığını belirtip iade sürecini başlattım. Ardından ütü
masasını bir kez daha taşımak zorunda kaldım, bu kez evden Aras Kargo şubesine
götürdüm, orada ürünü tekrar paketleyip güzelce bantladıktan sonra
hepsiburada.com’a gönderdim. Belirtilen süre içerisinde de kredi kartıma ücret
iadesi gerçekleşti. Bu tutarın benim hakkım olmadığını bildiğim için de vakit
kaybetmeden gelen tutar ile bağış yaptım.
İade işleminin gerçekleştiğini kredi kartımda görünce LÖSEV'e bağış gerçekleştirdim. |
Buradan D-Market Elektronik Hizmetler Tic. A.Ş. yani hepsiburada yönetimine seslenmek isterim; işini
sahiplenen çalışanlar müşteri memnuniyetinin ön planda olduğu rekabetçi
sektörünüzde sizin fark yaratmanızı sağlayacaktır. Çalışanlarınızda bu bilinci
geliştirmek için onları yönlendirmeli ve eğitmelisiniz. Belki belirli bir
sürede kapanmayan müşteri geri bildirimlerini bir başka seviyedeki çalışanların
izlemesi ya da sistemde kapanan müşteri geri bildirimleri için müşterilerden
memnuniyet bildirimi istenmesi süreçlerin takip edilerek, performansın
izlenmesi açısından fayda yaratacaktır. Aksi takdirde bu olayda yaşadığınız
gibi stok noksanları sadece gelir tablonuzda bir gider kaydına sebep olmaz, bu
durum müşteri kaybına sebep olursa o zaman sıkıntı hasılat kaybına yol açar. Bu
da her işletmenin temel amacı olan kar maksimizasyonunun önündeki en büyük
engeldir.
Sözün özü, işini sahiplenmek liderliğe giden yolun temel
taşıdır. Kurumda bu zihniyet gelişince de kurum içinde bulunduğu rekabetçi
piyasanın lideri olur.
*** İçerik yayınlandıktan sonra Hepsiburada Genel Merkezi'nden (0212 401 36 76) arandım. Karşımdaki yetkili gerekli incelemeyi yaptığını, müşteri hizmetlerine ilettiğim mesajın kendilerine ulaşmadığını, IT departmanı ile kontrol ettiklerinde hesabımda genel bir problem olmadığını ifade etti. Her ne olursa olsun bu sorunların bir bahane olmadığını ve yaşanan durumdan dolayı üzgün olduklarını belirtti. Bu şekilde geri bildirimlerin kendilerince çok önemsendiğini ve katkımdan dolayı teşekkür ettiklerini söyledi.
*** İçerik yayınlandıktan sonra Hepsiburada Genel Merkezi'nden (0212 401 36 76) arandım. Karşımdaki yetkili gerekli incelemeyi yaptığını, müşteri hizmetlerine ilettiğim mesajın kendilerine ulaşmadığını, IT departmanı ile kontrol ettiklerinde hesabımda genel bir problem olmadığını ifade etti. Her ne olursa olsun bu sorunların bir bahane olmadığını ve yaşanan durumdan dolayı üzgün olduklarını belirtti. Bu şekilde geri bildirimlerin kendilerince çok önemsendiğini ve katkımdan dolayı teşekkür ettiklerini söyledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder