Baktım da ilk 3 yazı pek bi hayata dair, biraz felsefi, biraz da "ah evet haklısın, böle yapmalı" tarzında yazılar olmuş. Bu kez biraz da rahatlayıp gülümsetmek için birşeyler paylaşmak istedim. Ancak yine de kendi iş dünyamdan fazla da uzaklaşamadım sanırım:)
FİNANSÇININ SEVGİLİSİ
Hayatı para işleri olan bir finansçının sevgilisine seslenişi...
Günlük akışa bakıyorum da sevgilim, vadesiz mevduat gibi hareketlisin ve likiditem kadar bana yeterlisin.
Takipteki krediler gibi peşindeyim, bitsin artık kısa vadeli buluşmalar, uzun vadeli kaynak ol, kal bende.
Sırdaş hesap ol, dilersen repo ol, spot kredi ol faizinle dön geri, hazine faizleri gibi sevdan var bende. Ah şu sene sonu tutturma hedeflerim olmasa, çoktan kapatırdım aşk kredini, faiz dışı gelir gibi severdim seni.
Hiç sevmiyorum vade sonlarını, ayrılık günü gibi geliyor bana ve dayanamıyorum artık senin değişin kurlarına.
Razıyım tam ol, çeyrek ol, yeter ki yat hesabıma.
Aslında bu yazı yaklaşım dergisinden alındı, vergi mevzuatı ile ilgili birşeyler ararken, ve sanırım aradıklarımdan daha ilgi çekici olması nedeniyle hemen dikkatime takıldı. Pek tabii ki kendi blogumda da etik olmak adına belirtmeden edemeyeceğim bir şey var: orjinalini finansçı değil bankacıydı ama ben böyle kendime daha yakın hissettim. Yine de son bir uyarı, kesinlikle bahsi geçen yazıdaki gibi "paragöz" değilim :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder