8 Temmuz 2017 Cumartesi

Vergiye Uyumlu Mükellefler %5'i kapar

Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121’inci maddesinde yapılan düzenlemeyle, vergisini düzenli ödeyen mükelleflere vergi indirim teşviki sağlanmıştır. Biraz açmak gerekirse, vergiye uyumlu gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin yıllık beyanname ile beyan ettikleri gelir ve kurumlar vergisinin %5’lik kısmının ödenmesi gereken gelir ve kurumlar vergisinden indirim konusu yapılmasına ilişkin teşvik düzenlemesi Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121’inci maddesine eklenmiştir.

Söz konusu teşvik konusu indirim tutarı 1 milyon TL ile sınırlıdır. İndirim tutarı ödenmesi gereken vergiden fazla ise kalan tutar yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk edecek diğer vergi borçlarına mahsup edilebilir. Bahsi geçen teşvik kapsamında nakit iade yapılmayacaktır. Bir tam yıl içinde mahsuben iade yapılamadığı takdirde, iade hakkı ortadan kalkacaktır. Mahsuben iade tüm vergi borçlarına değil, sadece beyan üzerine tahakkuk edecek vergilere yapılacaktır.


Düzenlemeyi biraz detaylandırmak gerekirse, 2017 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde %5’lik indirimden yararlanacak mükellefin, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait tüm vergi beyannamelerini kanuni suresi içerisinde vermiş ve bu beyannameler üzerinden tahakkuk eden vergilerini kanuni suresinde ödemiş olması gerekmektedir. Burada kastedilen sadece gelir/kurumlar vergisi beyannamesi olmayıp, aynı şekilde KDV, damga, muhtasar ve diğer vergi beyannamelerinin de kanuni suresinde verilmiş olması gerekmektedir. Kanuni suresinde verilen bir beyannameye ilişkin, kanuni suresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler teşvik düzenlemesinin ihlali anlamını taşımamaktadır.

İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni suresinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni suresinde ödenmiş olması gerekmektedir.

Söz konusu teşvik düzenlemesinin diğer öne çıkan yanları ise şöyledir:

Beyannamenin ait olduğu yıl da dahil son üç takvim yılından önceki bir hesap donemi için yapılandırma veya tecil hükümlerinden faydalanılması halinde, bu durum şartın ihlaline sebebiyet vermeyecektir.

İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yılda beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması gerekmektedir.

İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dahil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması gerekir.

İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinde sayılan fiilleri (kaçakçılık gibi) işlediği tespit edilenler, bu madde hükümlerinden yararlanamazlar.

İndirimden yararlanıldıktan sonra (gelir/kurumlar vergisi beyannamesi verildikten sonra) yapılan tarhiyatların ancak kesinleşmesi durumunda indirim nedeniyle tahsil edilmeyen vergi aranacaktır. Yuksek tutarda indirim müessesesinden faydalanan bir mükellef, düşük tutarlı kesinleşen bir tarhiyat ile karşılaştığında daha önceki yararlandığı indirim tutarını ödemek zorunda kalacaktır. Örnek vermek gerekirse, 2017 yılında indirim uygulamasından yararlanan bir mükellefin 2016 yılı defter ve belgelerinin incelenmesi neticesinde 2020 yılında inceleme raporu tesis edildiği, bu raporun dava konusu edildiği, uyuşmazlığın 2023 yılında mükellef aleyhine sonuçlandığı bir durumda, daha önce uygulanan indirim nedeniyle tahsil edilmeyen vergi gecikme faiziyle birlikte iade edilecektir. Bu ise, mükellefler için ağır yüklere sebebiyet verebilir.

Özetle, teşvikin şartları ve ihlaline ilişkin maddede yer alan kimi düzenlemeler sebebiyle teşvikten yararlanabilecek mükelleflerin kapsamı çok daraltılmış olsa da şartları sağlayan “vergiye uyumlu” mükellefler için teşvik menfaat sağlayıcı niteliktedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Google adsense

Analytics