30 Eylül 2016 Cuma

Vergide Büyük Yapılandırma Fırsatları

29 Eylül 2016 tarihinde EY tarafından düzenlenen "Vergide Büyük Yapılandırma Fırsatları" konulu seminere katıldım. İşte seminerde bizlerle paylaşılanlar:
EY Türkiye Vergi Bölümü Başkanı Erdal Çalıkoğlu, seminere İtalyan yönetmen Bernardo Bertolucci’nin “gördüğünüz dolunayın kıymetini bilin, kaç kere daha göreceksiniz?” sözüyle başladı ve 2011’den 5 yıl sonra tekrar vergi barışının geldiğini belirterek ülkemizde böyle fırsatların son dönemde sık görülmeye başladığını ifade etti. Bunun son olacağına kimsenin inanmadığını ama işlerimizi düzenleyip, ihtilafları sonlandırmak için bir fırsat olduğunu söyledi. Özellikle yabancı firmalarda vergi cezaları için karşılık ayrıldığını ve vergi barışı ile bu tutarın daha aza inmesi sebebiyle bu imkandan faydalanmanın tercih edildiğini belirtti. Matrah artırımının incelemeye karşı bir nevi koruma, sigorta niteliğinde olduğunu; vergi dairesi ve inceleme elemanları için memnuniyet verici olduğunu ifade etti.

EY Hukuk Departmanı Müdürü Avukat Fatoş Çimen, 30.06.2016 tarihinden önceki (bu tarih dahil) alacakların 6736 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun kapsamında olduğunu anlatıp, Maliye Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, SGK, Belediye ve İl Özel İdare’lerin alacaklarının bu Kanun’dan yararlanabileceğinin altını çizdi. Kanundan yararlanmak isteyenlerin 31 Ekim 2016’ya kadar başvuru sürelerinin olduğunu, peşin ödemelerde Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan %50 indirim, taksitle ödenmek istenmesi halinde, başvuru sırasında 6, 9, 12 veya 18 eşit taksitte ödeme seçeneklerinden biri seçilebilecek ve ilk taksit 30 Kasım 2016 tarihine (bu tarih dahil) kadar, kalan taksitler de ikişer aylık dönemler halinde ödeneceğini anlattı. Fatoş Çimen, bu kanun kapsamında yapılacak ödemelerin gider yazılamayacağını hatırlatarak, giderleştirilebilecek alternatif finansman kaynaklarının değerlendirilerek peşin ödeme avantajlarından faydalanılmasını önerdi. Yİ-ÜFE hesaplaması yaparken dönem başı ve dönem sonu katsayılarının birbirine oranı değil, ilgili dönemdeki aylık değişim oranları toplamının esas alınması gerektiğini belirtti.

Dava aşamasındaki alacaklarla ilgili aşağıdaki açıklamalar yapıldı:
Terkin: Davayı açtık, lehimize sonuçlandı. Bu durumda vergi aslının %20’si + Yİ-ÜFE
Tasdik: Davayı açtık, ret oldu, yapılan tahakkuk onandı. Bu durumda vergi aslının %100’ü + Yİ-ÜFE
Bozma: İlk derece mahkemesinin verdiği karar bozuldu, iki ayrı mahkemeden iki ayrı karar çıktı. Bu durumda vergi aslının %50’si + Yİ-ÜFE
Onama: İlk derece mahkemenin verdiği karar üst mahkeme tarafından kabul edildi. Bu durumda Onanan kısmın terkinine ilişkinse vergi aslının %20’si + Yİ-ÜFE; Onanan kısmın tasdikine ilişkinse vergi aslının %100’ü + Yİ-ÜFE

Kesinleşmiş veya dava safhasında bulunan alacaklar için olan düzenlemelerden faydalanmak için, açtığımız davalardan vazgeçilmesi ve kanuni yollara başvurulmaması gerekmektedir.

EY Dolaylı Vergiler bölümünde Executive Director pozisyonundaki Sercan Bahadır, 6736 sayılı Kanun’un hangi gümrük alacaklarını kapsadığına ilişkin yaptığı sunumda, yükümlülüğün 30 Haziran 2016 tarihinde doğması gerektiğini veya tebligatın 19.08.2016 itibari ile yapılmış olması gerektiğini,19.08.2016 sonrası alınan tebligatın yapılandırmadan faydalanamayacağını açıkladı.  Gümrük Bakanlığı tarafından takip ve tahsil edilen 4458 sayılı Gümrük Kanunu kapsamında olan alacakların yapılandırmadan faydalanabileceğini belirten Sercan Bahadır, bunlara gümrük idaresi tarafından tarh edilen ÖTV, KKDF ve TRT bandrolünün dahil olduğunu ifade etti. İnceleme aşamasında olan şirketlerin sadece kendinden bildirim (4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 234/3 kapsamında) yapabileceği ama bu durumun incelemeyi sonlandırmayacağını anlatan Sercan Bahadır, 6736 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelerde gümrükte matrah artırımı, stok affı gibi uygulamaların olmadığını belirtti.

EY Vergi Bölümü Şirket Ortağı Barış Ünalır, peşin ödemeyi bütün mükelleflere tavsiye ettiklerini, taksitlendirmeye ilişkin oluşan farkların KKEG yazıldığını, halbuki finansman giderlerinin gider kabul edilmesi sebebiyle peşin ödemenin avantajlı olduğunu ifade etti.

Firmaların matrah artırımından faydalanması için aşağıdaki nedenleri sıraladı:

-          Geçmişe yönelik risk alanlarının bertaraf edilmesi
-          Özellikle transfer fiyatlandırması kapsamındaki işlemlerin sübjektif değerlendirmelere açık olması
-          Yararlanılan indirim ve istisna çoksa incelenme riskinin artması
-          Sürekli zarar eden firmalarda incelenme riskinin olması sebebiyle düşük maliyetle bu riskin giderilmesi
-          Meslekte yeni olan inceleme elemanlarının agresif yaklaşımı

Barış Ünalır, her firma bazında avantajları ve maliyetleri gözönünde bulundurularak değerlendirilme yapılması gerektiğinin altını çizdi. Günümüzde verginin stratejik yönetilmesi gereken bir yapı olduğu ve rasyonel olmanın önemi ifade edildi. En çok kurumlar vergisinde matrah artırımından faydalanılmasını beklediğini belirten Ünalır, artırım yapılması durumunda artırım yapılan vergi konusunda inceleme yapılmayacağını; ama tevkif yoluyla ödemiş oldukları verginin iadesi le ilgili taleplere ilişkin İdarenin inceleme ve tarhiyat hakkının saklı olduğu anlattı.  KDV 2 beyannamesi ile beyan edilen sorumlu sıfatıyla ödenen KDV’de matrah artırımının olmadığı hatırlatıldı. Matrah artırımında bulunulması, defter ve belgelerin muhafaza ve ibrazının zorunluluğunu değiştirmeyeceğiaçıklandı. Matrah artırımı yapan mükelleflerin ileride herhangi bir vergi türü incelemesi için veri olarak kullanılmayacağının kanunda belirtildiği ifade edildi.

EY Kıdemli Vergi Müdürü Yeliz Kurtlu, işletme kayıtlarının düzeltilmesi konusunda katılımcıları bilgilendirirken, bu konuda 30 Kasım 2016 tarihine kadar hem bildirim hem de ödemelerin yapılması gerektiğini belirtti. Kayıtta olmayan ama işletmede olan kıymetler için düzeltme yapılması durumunda vergi dairesine envanter listesinin de iletileceği ifade edilirken, bildirime dahil edilen kıymetler için amortisman ayrılamayacağı, ileride defter değerinden düşük şekilde satış yapılamayacağı hatırlatıldı. Varlık barışı kapsamında 31.12.2016 tarihine kadar; yurtdışında olan varlıkların Türkiye’ye getirilmesi, yurtiçinde olanların ise kayıtlara alınması gerektiği anlatıldı. Türkiye’ye getirmekteki maksadın, varlıkların fiziki olarak Türkiye’ye getirilmesi ya da menkul kıymet(ler)in aracı kuruma bildirilmesi anlamı taşıdığı açıklandı. Varlık barışından faydalananlar için, kanun hükümlerinde, herhangi bir araştırma, inceleme, soruşturma veya kovuşturma yapılmayacağı ifadesinin mevcut olduğu belirtildi.

EY Kıdemli Vergi Müdürü Zeynep Peker, Yatırım Ortamının İyileştirilmesi ve vergi kanunlarında yapılan son değişiklikler hakkında bilgiler paylaştı. Zeynep Hanım, birden fazla düzenlenen nispi damga vergisine tabi kağıtlarda bir nüsha için damga vergisi alınacağını açıkladı. Sözleşmelerdeki sigorta yaptırma taahhütlerinin damga vergisinden istisna edildiğini belirtti. Detayları henüz açıklanmamış olmakla beraber, sanayi sicil belgesine sahip işletmelerin imalatta kullanmak üzere yeni makine ve teçhizat alımına yönelik sözleşmelerinin damga vergisinden istisna olduğu anlatıldı. Ayrıcayatırım teşvik belgesi kapsamında sabit kıymet yatırımlarının imal ve inşasına yönelik sözleşmelerin de damga vergisinden istisna edildiği, yine yatırım teşvik belgesi kapsamında inşa edilen binaların 5 yıl boyunca emlak vergisinde muaf olduğu (yürürlük: 01.01.2017) açıklandı.

Damga vergisi konusundaki bu yenilikleri anlatan Zeynep Peker, transfer fiyatlandırmasında da ilişkili kişi tanımında bir yeniliğe gidildiğini ve ilişkinin doğrudan ya da dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumlarda en az %10 oranında ortaklık payı sınırının getirildiğini ifade etti. Transfer fiyatlandırmasına ilişkin belgelendirme yükümlülüklerinin tam ve zamanında yerine getirilmesi şartıyla, transfer fiyatlandırmasına yönelik vergi ziyaı cezasında %50 indirim getirileceği de eklendi.

İzaha davet uygulamasını da açıklayan Zeynep Peker, izaha davet yazısının tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde izahta bulunulması durumunda; mükelleflerce izahta bulunulan tarihten itibaren 15 gün içerisinde; hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin verilmesi, eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının tamamlanması veya düzeltilmesi ve ödeme süresi geçmiş bulunan vergilerin, vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında kesileceği, ancak bu durumun vergi incelemesi yapılmasına ve gerekirse tarhiyatın ikmaline engel teşkil etmeyeceğini anlattı.

Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü (YYS) hakkındaki son gelişmeler için söz alan Sercan Bahadır, Avrupa ile paralel olarak sisteme dahil olacağımızı ve mavi hattın yerini alacak olan yeşil hattın avantajından faydalanmak için YYS almak gerektiğinin altını çizdi. Mavi hat olmadan nasıl bir dış ticaretle karşılaşacağını şirketlerin hesaplayarak, yeşil hat alınmasının şirketçe değerlendirilmesi gerektiğini belirten Sercan Bahadır, EY olarak alınmasını tavsiye ettiklerini sözlerine ekledi. Şu an Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı 38 firmanın bu statüyü aldığını belirtti. Sercan Bey, YYS’yi alan firmaların 1 aylık vergi erteleme hakkının bulunduğunu, uzun vadede hedefin ithalat beyannamesinin, Kore’deki gibi, aylık olarak açılması olduğunu anlattı. YYS başvurusunda cevaplanması gereken 108 adet sorunun tüm şirketi ilgilendirmesi sebebiyle kolay cevaplanmadığın belirten Sercan Bahadır, Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’ne yapılacak başvurunun ardından teftiş kurulundan gelecek olan müfettişin 108 sorunun üzerinden tek tek geçeceğini ifade etti. Bu sorulara verilecek cevapların basit ve sade dille yazılması, örneklerle desteklenmesinin formun itibar görmesini sağlayacağı anlatıldı. Gümrükte Maliye’ye göre katı yaklaşım olduğu için iyi hazırlanmak gerektiği, her yıl aynı soru formunun yenilenerek YYS firmaları tarafından Gümrüğe iletiliyor olacağı hatırlatıldı.

Süreçlere ilişkin sorumluların belirlenerek, müfettiş tarafından yapılacak yerinde ziyarette bu sorumluların da bulunması önerildi. Yazılan herşeyin test edilecek olmasından ötürü yanıltıcı bilgi yazmanın sorun yaratacağı ifade edildi. Fabrikanın bir bütün olarak YYS’yi istemesi gerektiği, ilgili tüm ekiplerin sürece dahil olması ve şirketin en üst düzeyinden aşağı doğru bu kararın iletilmesinin önemi anlatıldı.

Müfettiş tarafından değerlendirme formunda irdelenecek başlıca konuların:

-          Eşyanın kayıtlar üzerinde izlenebilirliğinin sağlanması
-          İç kontrolün bulunması
-          Arşiv sisteminin uygun ve düzenli olması
-          Fiziksel güvenliğin sağlanması
-          Tedarik zinciri sürecindeki çalışanların gümrük bilgisinin bulunması

olduğunun altı çizildi.

YYS başvurusu için YMM raporunun (OKSB’deki formattan farklı olarak) hazırlanması gerektiği (Ek5) hatırlatıldı. Başvuru aşamasında gümrük danışmanının yanımızda olması, aynı dili konuşmak adına, faydamıza olacağı önerildi.

Kesin olmamakla beraber OKSB’nin 30 Nisan 2017’ye kadar uzatılacağına yönelik duyumların olduğu ifade edildi, ama bu sürenin de henüz başvuru yapmayan firmalar için yeterli olmayabileceği hatırlatıldı.

İncelemelerde, antrepodaki gibi 1 yıl kamera kaydı saklama yükümlülüğünün arandığı açıklandı. Maliyet açısından eşya korunan bölgelere öncelik verilmesi önerildi.

108 soru kapsamında ya içeride gümrük konularında uzman bir iç kontrol ekibi ya da dışarıdan danışmanlık hizmeti alınıyor olması şartı arandığı ifade edildi ve burada gümrük müşavirinden ziyade bağımsız firma ya da birim (iç denetim ekibi gibi) olması gerektiği açıklandı.

EY Finansman Bölümü Şirket Ortağı İnciser Olguner, Finansmana Sermaye Yoluyla Erişim konusunda bilgilendirmede bulundu. Hisse devir çeşitlerini; blok hisse satışı veya ortaklık ve halka arzolarak açıklayıp bunların detaylarını inceledikten sonra yatırımcı profillerini stratejik yatırımcı vefinansal yatırımcı olarak tanımladı. Hisse satış süreçlerindeki hususları anlatan Olguner, EY’ın bu konularda şirketlere nasıl destek olabileceğine yönelik hizmetlerini açıkladı. Birleşme ve Satın Alma (M&A) süreçlerinde yaptıkları değerleme çalışmalarını anlatırken Barış Ünalır’ın yapmış olduğu benzetmeye atıfta bulunarak, “su dağıtım işinde olan bir firmanın Mercedes araç kullanıyor olması”bir şeylerin yanlış gittiğini gösterir diye bir benzetme yapması günün sonunda akılda kalan ifade olarak kayıtlara da geçmiş oldu.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Google adsense

Analytics