28 Şubat 2013 Perşembe

BES'te Devlet Katkısı Takasbank'ta

Bireysel emeklilik sistemindeki devlet katkısı uygulamasının bizler için ne kadar faydalı olduğunu daha önce burada sizlerle paylaşmıştım. Malum, 01 Ocak 2013 tarihi itibariyle uygulamaya giren Kanun değişikliği ile Devlet, bireysel emeklilik sistemi katılımcılarının yapacakları katkı payı ödemeleri için %25 Devlet Katkısı desteği uygulaması başlatmıştır. Peki bu sözkonusu devlet katkısını nerede ve nasıl göreceğiz diye merak ettiyseniz işte cevabı…


Öncelikle bugün itibariyle BES üyesi olduğum Garanti Emeklilik’te devlet katkısını göremediğim için böyle bir araştırma yaptığımı belirtmeliyim. Eğer siz de benim gibi 2013’ün ilk 2 ayı sonu itibariyle devlet katkısı tutarınızı merak ediyor ama bireysel emeklilik ekstrenizde göremiyorsanız yapmanız gereken bu linkten http://www.takasbank.com.tr/index.aspx e-devlet şifrenizle girmek.

Bireysel emeklilik sistemi katılımcıları, e-Devlet şifrelerini kullanarak web sitesinde bulunan "Bireysel Emeklilik" kısayolundan bağlanıp, isimlerine açılmış hesaplarında mevcut fon değerleri ile birlikte hesaplarına aktarılan Devlet Katkısı tutarlarını da fon adedi ve piyasa değeri cinsinden kontrol edebilmekteler. Ayrıca isteyen katılımcılar "Bireysel Emeklilik" kısayoluna bağlandıktan sonra "Bilgilendirme İşlemleri" bölümünü kullanarak hesaplarında meydana gelen günlük bakiye değişimlerinin SMS ve/veya e-posta ile, aylık bakiye değişimleri ve aylık fon tutar bilgilerinin ise sadece e-posta ile gönderilmesi için talepte bulunabilirler.

Bu sayede siz de devlet katkınızı dilediğiniz aralıklarla takip edebilir, bu katkıların getirisini de yakından izleyebilirsiniz.

Emekliliğe giden yolda hepinize bol kazançlar…

25 Şubat 2013 Pazartesi

Kredi Kartı Aidatlarını Geri Aldım - İşte Belgesi!

Geçmiş dönemlere ait kredi kartı aidatlarının nasıl geri alınacağı konusunda izlediğim süreci sizlerle buradan paylaşmıştım. Dilerseniz ilgili yazımı okuyup sizler de son 10 yıla ait kredi kartı üyelik ücretlerinizi geri alabilirsiniz.

Bu sürecin sonunda geçtiğimiz günlerde kredi kartı üyelik ücretlerinin iadeleri gerçekleşti.

Anlattıklarımın kanıtılarını paylaşıp, bu yolda mücadeleye başlamak isteyen herkesi motive etmek amacıyla iadelerin gerçekleştiğini gösteren belgeleri aşağıda sizinle paylaşmaktan memnuniyet duyarım.




Kazanmasını İstediklerim ve 85. Oscar Ödülleri

Kazanmasını İstediklerim ve Kazananlar

Oscar’ı önceden takip eden biri değilim. Hatta Oscar hakkında yazacak kültür birikimine de sahip biri değilim. Ama son dönemde severek izlediğim, beğendim dediğim 3 film oldu.

Bu 3 filmin ödüllendirilmesini çok istedim.

Bunlardan ilki Skyfall’du. Batman filmini izleyip, filmden soğuduktan sonra gittiğim ilk sinema filmiydi 2012’de. Filmden çıktığımda keyfim tavan yapmıştı. “İşte bu!” dedirten cinsten bir filmdi. Uzun zamandır filmin müziğinin farklı versiyonlarını severek dinliyordum. Oscar ile ödüllendirilmesine çok sevindim.

Silver Linings Playbook fimi içimi ısıtan, diğer romantik komedilerden (ki ben bu tarzı çok severim) çok farklı bir filmdi. Bu film hakkında yorumlarımı da daha önce burada yazmıştım.

Ve son olarak “Life of Pi”. Planlasam bu kadar denk gelmezdi belki, tam Oscar töreninin olduğu akşam bu filmi izledik. Torrent’den 1080P ayna gibi görüntüyle adeta Teknosa’daki showroom TV’lerinde film izliyor gibi hissettim kendimi. Tabii ki olay sadece görüntü de değildi. Filmin müzikleri, ses efektleri ve tabii ki konusu. Benim gibi 2 saatten uzun filmlere karşı her zaman önyargılı olan beni bile fazlasıyla tatmin etti. Arşivde saklanıp belki bir kez daha izlerim diye bekletilip yıllandırılacak cinsten bir filmdi.

Kazananların benim tebriğime ihtiyacı yoktur ama ben yine de bu mecradan kendilerine tebriğimi ileteyim. Argo’yu Amerikan lobisi sebebiyle ödüllendirecekleri/ödüllendirdikleri konusunda pek çok yazı okuyunca bu filmi edinsem de izlemek konusunda biraz ağır kaldım. Önümüzdeki günlerde izler, ben de heyecan yaratırsa yine paylaşırım.



En İyi Film: Argo
En İyi Yönetmen: Ang Lee - Life of Pi
En İyi Kadın Oyuncu: Jennifer Lawrence – Silver Linings Playbook
En İyi Erkek Oyuncu: Daniel Day-Lewis - Lincoln
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Anne Hathaway- Les Misérables
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Christoph Waltz -Django Unchained
En İyi Kurgu: Argo
En İyi Özgün Senaryo: Django Unchained
En İyi Uyarlama Senaryo: Argo
En İyi Belgesel: Searching for Sugar Man
En İyi Kısa Belgesel Film: Inocente
En İyi Sanat Yönetimi: Lincoln
En İyi Görüntü Yönetimi: Life of Pi
En İyi Görsel Efekt: Life of Pi
En İyi Kostüm Tasarımı: Anna Karenina
En İyi Makyaj: Les Misérables
En İyi Özgün Şarkı: Skyfall – Skyfall
En İyi Özgün Müzik: Life of Pi
En İyi Ses Kurgusu: Zero Dark Thirty & Skyfall
En İyi Ses Miksajı: Les Misérables
Yabancı Dilde En İyi Film: Amour
En İyi Kısa Kurmaca Film: Curfew
En İyi Kısa Film (Animasyon): Paperman
En İyi Animasyon Film: Brave

18 Şubat 2013 Pazartesi

2013 için Hisse Senedi Önerileri

Yatırım yaparken siz de belli bir temeli olmasını istiyorsanız, yatırım danışmanlığı firmalarının açıklamış oldukları hisse önerileri ve tavsiyeleri raporlarından haberiniz vardır.


Aşağıda Global Menkul Değerler, Ekinciler Yatırım, Osmanlı Menkul, Yatırım Finansman, Oyak Yatırım ve İş Yatırım’ın 2013 yılı için önerdikleri hisse senetlerini alfabetik olarak sıraladım.

Dilerseniz benimle iletişime geçip bu hisse senetleri hakkında detaylı raporları tarafımdan ücretsiz olarak temin edebilirsiniz.

Her zamanki gibi hatırlatmak isterim, burada belirtilen hisselerin hiç biri direk olarak yatırım tavsiyesi değildir. Kendiniz inceleyip araştırmanızı yaptıktan sonra yatırım kararını vermeniz en uygunudur.



Hattınızı Üzerinize Alma Fırsatı


1998 yılında rahmetli babam vefat ettikten sonra kullanmaya başladığım Turkcell hattımı her üstüme almaya kalkışımda aynı cevapla karşılaştım: tüm varisler bir araya gelmeden üstünüze alamazsınız. Bana bu bilgiyi verirken tabii ki hattı kapama hakkımdan bahsetmediler, bunu kendim netten araştırıp buldum ve sonrasında teyit ettirdim.

Bahsedilen tüm varislerin bir araya gelmesi benim özelimde çok kolay bir durum değildi. Yıllardır bir şekilde idare ettim ve hattımı kullandım. 2012 sonu itibariyle iPhone kullanmaya karar verdim. iPhone’a uygun mikrosimin almam için Turkcell yine tüm varislerin gelmesini isteyince, 14 yıllık beraberliğimizin de sonu gözüktü. Önce eski Avea hattım için mikrosim aldım, sonrasında da iPhone’a takıp arkadaşlarıma o yıllardır gözümde büyüyen “yeni numaram budur!” duyurusunu yaptım. Şubat’ın ortasına kadar kimler halen bana Turkcell’den ulaşmaya çalışıyor diye bekleyip atladığım kişi ya da kurum var mı diye takip ettim.

16 Şubat 2013 günü de Turkcell İletişim Merkezi’ne gidip veraset sebebiyle hat kapama talebimi ilettim. Oradaki görevli talebimi işleme almadan önce Aralık sonunda çıkan bir fırsattan bahsetti. Eğer sizlerin haberi yoksa paylaşmaktan memnuniyet duyarım.



Geçmiş yıllarda yoğun bir talep alan ve binlerce kişiye satılan Açık Hatların kullanıcılar tarafından kendi üzerine alınması için BTK tarafından son bir fırsat sunuldu.

Açık Hat olarak satın alınan ve başkasının adına kayıtlı olan bir hatta sahip iseniz 1 Ekim 2013 tarihine kadar size en yakın GSM Bayisinden gerekli sözleşmeleri imzalayarak hattı kendi üzerinize alabileceksiniz.

Herhangi bir ek ücret alınmadan yapılacak olan işlem sonrasında kullanımda olduğunuz hatta numara ya da sim kart değişimi olmadan direkt olarak sizin adınıza kayıt edilmiş olacak.

Hattı üzerinize almak için tanınan son tarih 01 Ekim 2013 tarihi olarak belirlenmiş durumda. Bu tarihe kadar kullandığı Açık Hattı kendi üzerine almayan aboneler kısa süre sonra hatlarına veda etmek durumunda kalabilirler.

Bu noktada haksız bir şekilde başkalarının hattını kendi üzerine geçirmeye çalışanların engellemesi için de 1 Ekim 2014 tarihine kadar bir itiraz süresi verilmiş durumda. Kendi adınıza olan bir hattı başka bir kullanıcı kendi üzerine taşımış durumda ise 1 Ekim 2014 tarihine kadar BTK’ya itirazın bildirmesi gerekiyor. Aksi durumda o tarihten sonra herhangi bir hak iddia edemiyor.

Bu noktada, gecikmeli olarak öğrendiğim bu haber, işin zor kısmını atlattıktan sonra karşıma çıktığı için benim kararımı değiştirmedi ve hattımı kapattırdım. Ancak sizlerin haberi olmasını isterim. En azından siz böyle zorluklarla karşılaşıyorsanız, kolayca hattınızı üzerinize alabilirisiniz. Tabii ki sınırlı süreli bu uygulama için 1 Ekim 2013’e kadar aksiyon almanız gerekiyor.

Romantik Komedi 2


Yorucu bir Cumartesi’den sonra Pazar eşimle kendimizi ödüllendirdik ve ilk seanstan Romantik Komedi 2’yi izlemeye karşıya, Balçova Kipa Cinemaximum’a gittik. Salon genişliğiyle 10 numara, bir de sabahın erken saati olunca iyice ferah bir ortama sahipti. Film ise beklentimle paralel çıktı. Gitmeden önce film hakkında birşeyler okuyup bir kısmın hiç sevmediğini bir kısmın da çok sevdiğini öğrenmiştim.

İzlerken de izledikten sonra da benim için beklentimi karşılayan bir film olarak değerlendirdim bu yapımı. Günümüzün ikili ilişkilerini gayet güzel örneklemiş. Tabii ki bazı abartılı yaşam örnekleri mevcut ama o da her filmde olur.

Filmin balayımızı geçirdiğimiz Adam&Eve sahneleri çok başarılı. Otel zaten onca ödülüyle aşmış bir otel, bu filme de renk katmış. Bizi de görüntüler hatıralarımıza taşıdı, hoş oldu…

Sözün özü; havanın pek keyifli olmadığı bir Pazar günü izlenecek güzel bir filmdi.

PS. Filmden sonra Güzelbahçe’de kalamar ve sardalye keyfi yaptık o da 10 numaraydı, sonra eve gelip 7 Psikopat adlı filmi izledik, inanın uyukladım, konu ilginçti ama yine de kendimi veremedim ve dalıp gittim. Benim tarzım romantik komedi türü arkadaş.

13 Şubat 2013 Çarşamba

Kart Aidatı ve Hesap İşletim Ücretlerini İnternet Üzerinden Geri Alma: BİMER


Kredi kartı aidatlarının geri iadesi hakkında sizlere blogum üzerinden pek çok paylaşımda bulundum, bulunmaya da devam edeceğim. İşte onlardan bir yenisi! BİMER üzerinden başvurasn ve iade alan bir vatandaşımız bugün haber oldu. Aşağıda hem onun başarı öyküsünü, hem de nasıl başvuracağınızı paylaştım. Denemenizde fayda var. Görünen TSHH sürecinden çok daha pratik bir yol.

Ben bu yolla kendime ait geçmiş yıllardaki hesap işletim ücretlerini talep edeceğim. Sonrasında da ailemin kredi kartlar için aynı yolu izleyeceğim. bakalım neler olacak...



Bankaların kart aidatı ve hesap kesim ücretleriyle ilgili kesintileri, internet üzerinden yapılan başvurularla geri alınabiliyor.


Amasya'da Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Araştırmacılığı üzerine çalışan bilgisayar eğitmeni Hasan Yıldırım, yaptığı açıklamada, bankaların müşterilerinden kestiği aidatların internet üzerinden yapılan başvurularla geri alınabildiğini söyledi.

Tüketicilerin haklarını savunmak istediklerini ifade eden Yıldırım, ''Bankalar, müşterilerinden kart aidatı ve hesap kesim ücretleri almaya devam ediyor. Tüketiciler bu kesintileri evrak doldurmadan güvenli bir şekilde kolayca geri alabilir. İnternet üzerinden yapılan başvuru sonrası kesintiler tüketicinin hesabına iade ediliyor'' dedi.

Başvurular BİMER üzerinden yapılabiliyor

Yıldırım, söz konusu başvuruların Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) üzerinden güvenli ve hızlı bir şekilde yapılabildiğini belirterek, şunları kaydetti:

''BİMER ilgili başvuruyu en kısa sürede ilgili Tüketici Hakem Heyetine göndermekte. BİMER üzerinde yaptığınız başvuruda bilgilerinizin hepsi sisteme kayıt edilir ve başvuru işleme konulur. Sonrasında ise Tüketici Hakem Heyeti, ilgili bankaya gerekli yazıyı ulaştırır ve banka, hesabınıza kesinti yapılan tutarı iade eder. Amasya'da bazı tüketiciler kart aidatı ve hesap kesim ücretlerini bu şekilde geri aldı.''

45 liralık kesinti, hesabına iade edildi

Amasya Endüstri Meslek Lisesi öğretmenlerinden Murat Bülbül ise BİMER'e banka kesintilerinin iadesi yönünde internet üzerinden evraksız ve prosedürsüz başvuruda bulunduğunu, yaklaşık 1 ay içinde başvurusuna cevap alarak hesabına 45 liralık kesintinin iade edildiğini söyledi.

Başvuru sürecinde Tüketici Hakem Heyeti ile ilgili bankaya gitmeden işlemlerini internet üzerinden kısa sürede yaptığını anlatan Bülbül, bankanın hesabına 45 lirayı ''iade'' yazısıyla yatırdığını bildirdi.


O halde denemek bedeva diyip Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) ne ait (http://bimerapplication.basbakanlik.gov.tr/Forms/pgApplication.aspx) linki tıklayarak başvuruzumu yapıyoruz. Ben 13 Şubat itibariyle yaptım, gelişmeleri yine sizinle buradan paylaşacağım. Sizlerde konuyla ilgili tecrübelerinizi ve bilgilerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Borsaya Dair Bir Çelişki: Kısa Vadeli mi Uzun Vadeli mi Yatırımcı Olmalı?

Borsada yatırım yaparken yaşadığımız en büyük çekinti ne zaman alıp ne zaman satacağımız herhalde. Ancak tek çekintimiz bununla sınırlı değil. Bizim gibi yatırımcıların kafasını kurcalayan başka hususlar da var.

Aşağıdaki yazıda göreceğiniz üzere, Arif Ünver borsaya yönelik bizi bekleyen pek çok çekintiye ışık tutmuş.

Bu çekintilerden temettü gelirleri üzerinden alınan vergi kesintisi benim en çok ilgimi çekeni. Hem uzun vadeli yatırım yapmayı ve gündelik kar/zararlara takılmamayı, hem de temettü verimliliği yüksek olan hisseleri tercih etmeyi seviyorum. Ancak bu noktada karşıma stopaj konusu çıkıyor. Uzun vadeli yatırım yapan kişilerin bu özelliklerinin teşvik edilmesi gerekirken, kişi yatırımını temettü hissesine yaptıysa, elde ettiği getiri üzerinden kaynağında kesintisi yapılıyor. Bu da kısa vadede herhangi bir kesinti yapmadan alım satım yapanların mevcut stratejilerini değiştirmesini gerektirecek bir pozisyon doğurmuyor. Bu noktada piyasalara verilen uzun vadeli yatırımcı olun söyleminin altı doldurulamıyor.

Kesinlikle üzerinde düşünülmesi gereken bir husus olarak devlet büyüklerimizin bu konuya eğilmesini gönülden isterim.



Hisse senetleri piyasamızda bazı çelişkilerden bahsetmek istiyorum ve kısa kısa değinerek herkesin biraz düşünmesini rica ediyorum;


Yetkili ve etkili isimler gerek televizyonlarda gerekse yazılı basına verdiği demeçlerde Türk yatırımcısının kısa vadeli düşündüğünü ifade ediyorlar ve uzun vadeli düşünmelerini tavsiye ediyorlar. Buraya kadar tamam da, kısa vadeli al-sat yapanların kazancından vergi veya herhangi bir kesinti yapılmazken, orta ve uzun vadeli temettü odaklı düşünenler için, temettüden yapılan kesinti stopaj, insanları uzun vadeye değil kısa vadeye sevk ediyor, önemli bir çelişki…

Devam edelim, geçenlerde bir arkadaşım aradı, sektörden, hem de 20 yılı aşan bir süredir sektörde çalışmaya devam ediyor. Aynen bana ifade ettiğini aktarıyorum, “Ya arkadaş bizim genel müdür televizyona çıkıyor, yatırımcılar uzun vadeli düşünsün gerçek yatırımcı olsun diyor, biz çalışanlarla ertesi gün toplantı yapıyor, hacim düştü, müşterileriniz al-sat yapsın diyor…” Bu noktada başka bir çelişki…

Devam… Finansal okuryazarlık deniyor, seferberlik başlatılıyor, bırakın yatırımcıyı, sektörde çalışanların önemli bir kısmının finansal okuryazarlığı tartışmalı çelişkiler devam ediyor… Ülke genelinin normal okuryazarlık oranı 2010 verilerine göre ortalama 6,5 yıl, ülke geneli daha normal okuyup yazamıyor, bir de finansı okuyup yazacak, çelişki devam…

Finans merkezi olmak gibi bir hedef konuluyor, Sermaye Piyasaları’nın derinleştirilmesi hedefleniyor ama önüne gelen para kazanamayan, minik minik şirketler halka açılarak, değil derinlik, sığlık destekleniyor…

Sektörde çalışanların, Sermaye Piyasası lisansı olmadan çalışmasının önü kesiliyor, ama hiçbir lisansı olmayan yatırımcının önüne direkt al-sat ekranları konuyor, çelişkiler devam ediyor…

Türev piyasalarda yeni açılımlar yapılıyor, opsiyonlar vs. devreye alınıyor ama dayanak teşkil eden piyasa sağlık sorunu yaşıyor. Menkul kıymetin aslı sorun yaşarken sureti nasıl hayat bulacak…

Sonuç olarak bu çelişkileri yaz yaz bitirmemiz zor ama en azından çelişkiler olduğunu bilelim ki adımlar sağlıklı atılsın, çok zaman ve para kaybı yaşandı, sistemin bütününü ele almadan patinaj kaçınılmaz…

Yol alınması için, bu sektörde hayatını geçirmiş bizlerin fikirleri alınmadan bu işler arzu edilen şekilde gelişemez, finansal piyasaların dinamikleri kitaptan okuyarak anlaşılamayacak kadar gerçektir.

11 Şubat 2013 Pazartesi

Deutsche Bank'ın 2013 İçin Hisse Önerileri

Yatırımlarıma karar vermeden önce Deutsche Bank'ın analizlerini okumayı tercih ediyorum. Geçtiğimiz hafta banka yayınladığı raporla 2013 için hisse tavsiyelerini güncelledi. Tabii ki yatırım tavsiyesi olarak değil ancak portföy oluştururken karar aşamasında işinize yarayacak olan bu önerileri değerlendirmek gerekir.

Deutsche Bank, en çok ve en az tercih ettiği hisseler listelerini yeniledi. Deutsche Bank, geçtiğimiz ayın en kötü hisse performansı gösteren bankaları arasında yer alan YKB'yi, yaşanan düşüş sonrası değerlemelerindeki iyileşmeye bağlı olarak en çok tercih ettiği hisseler listesine aldı. Deutsche Bank, YKB'nin 2012 4. çeyrekte en güçlü performans gösteren bankalardan biri olduğunu tahmin ediyor.

Deutsche Bank, en çok tercih ettiği hisseler listesinde Halkbank,YKB, Anadolu Efes, Tekfen Holding, Trakya Cam ve Turkcell'e yer verdi.

Deutsche Bank en az tercih ettiği hisseler listesinde Akbank, Koç Holding, Coca Cola İçecek, Enka İnşaat, Şise Cam ve Türk Telekom'a yer verdi.

                             Tavsiye    Fiyat Hedefi
Turkcell                        Al            14.80    
Türk Telekom             Tut              7.71
Anadolu Efes              Tut            29.50
Coca-Cola İçecek      Tut             41.50
Tekfen                         Al               9.90
Enka İnşaat                Tut             5.50
Trakya Cam                Al              3.41
Şişe Cam                   Tut              3.42
Halkbank                    Al            20.30
Akbank                     Tut              9.70
YKB                          Al               5.90
Koç Holding               Al            11.55

Yatırım tavsiyesi olmamakla beraber özellikle AL verilen hisseleri alanların günün sonunda güleceğini kestirmek çok güç olmasa gerek.

Spice Girls'lü Pepsi ve Büyük Boy Ruffles Varsa Balık Tutamasak da Olur

İnsanların hayatında amaçlar ve araçlar vardır. Amaçlara ulaşmak için genellikle araçlar kullanılırken, bazen de araçlar amaçların vesilesi olur. Lisedeki kompozisyon sınavlarında kullanılanlar kadar karışık olan şu iki cümleyi var mısınız biraz örneklerle açmaya…

90’lı yıllardı…Ortaokul çağlarındaydım. Seferihisar-Teos’taki yazlığımızda üç aylık yaz tatilimi hiç sıkılmadan geçirirdim. Arkadaşlarımla kendimizi eğlendirecek türlü şeyler bulurduk. O yaz favori eğlencemiz “balık tutmak”tı. Öğle yemeklerimizi yedikten sonra üç arkadaş buluşur ortak amacımız olan balık tutma faaliyetimiz için önce bakkala uğrardık. Bakkal alışverişimiz hiç değişmezdi: Bir ekmek, bir büyük boy Ruffles ve üç kutu Pepsi! Ekmek balık tutarken oltalarımızın ucuna sarmak içindi. Ancak işin aslında balık tutma amacımıza bizi götüren aracımız oltalarımız ya da ekmeğimi değil Ruffles ve Pepsi’mizdi… Çoğu zaman sadece kaya balığı tutar gelirdik ama balık tutmak için geçirdiğimiz vakitte cips kola muhabbetimiz hep bize kar kalırdı.


O dönem Spice Girls ortalığı yakıp yıkıyordu ve Pepsi’nin kutu kolalarının üzerinde o çılgın kızların fotoğrafları vardı. Walkman’imin sesini sonuna kadar açıp Ruffles yerken yağlanmış olan ellerimle kulaklığıma akustik bir hava katmaya çalışarak  radyodan kasete kaydettiğim Spice Girl şarkılarını Pepsi’mizi içerken dilimiz döndüğünce söylerdik. Kutularımız bitince Ruffles paketinin içine koyar balıktan dönerken çöpe atardık.

Üzerinden yıllar geçse de ne zaman o üç eski dost buluşsak, balık tutmaya sevdalı olduğumuz o yazı anarız. Üçümüzde aslında çok iyi biliriz ki balık bahanedir, o ortamdaki Ruffles ve Pepsi’nin eşlik ettiği sohbet şahanedir.


Yıllar geçse de üstünden, bu amaç ve araç ilişkisi değişmez… Sadece ama sadece ortamlar, koşullar değişir. Ben yine Pepsi’mi Ruffles ile hüpletmeyi seviyorum. Ama artık amacım farklı, haftasonu eşimle evimizde film keyfi yaparken mutlaka bu ikili bizimle oluyor. Ne zaman evimizde toplanıp maç izleyecek olsak, bizim ikramımız yine bu ikili oluyor… Filmi beğensekte beğenmesekte, maçı kazansakta kaybetsekte,  yiyip içerken yaşadıklarımız yanımıza kar kalıyor.

Sözün özü, amaçlar doğru araçlarla buluşunca hayatın tadı bir başka çıkıyor! Bu yolda tadını çıkarmak için bir kutu Pepsi kola ve bir büyük boy Ruffles tek ihtiyacın olabilir. Haydi durma, aç hemen paketlerini!

Yazının bonusu: 90'lardan ve Spice Girls'ten bahsetmişken bu reklamı izlemek farz oldu herhalde...


5 Şubat 2013 Salı

Adım Adım Kredi Kartı Aidatını Geri Alma

Süreci başarıyla sonlandırmış biri olarak adım adım geçmiş yıllara ait kredi kartı aidatınızı nasıl alacağınızı özetlemek istiyorum. Süreç biraz sabır işi ama sonu bence memnuniyet verici…



Önce bankanıza başvurup geçmiş yıllarda ödemiş olduğunuz kart ücreti, kart aidatı gibi farklı adlarda sizden alınan tutarların iadesini istiyorsunuz. Onlar bu cevaba olumlu yanıt verirse ne mutlu size. Ancak yüksek ihtimalle olumsuz geri dönüş yapacaklardır. Bu aşamada onlardan olumsuz yanıtı yazılı olarak alıp saklamanız gerekir. Böylece elimizdeki ilk koza sahip olacaksınız: bankadan alınmış olan ret cevabı.

Sonra bankanın size kart aidatı/ücreti yansıtmış olduğu ekstreleri bulmanız gerekiyor. Bunları mailinizdeki pdf eklentilerinden ya da sakladıysanız evinize gelen ekstrelerden temin edebilirsiniz. Genelde bankalar aynı karta yılın aynı ayında bu ücreti yansıtırlar. Örneğin Mayıs 2012 de sizden kart aidatı alınmışsa, 2011’de de aynı kartınızdan Mayıs’ta aidatın kesilmiş olması ihtimali çok yüksektir. Eğer ekstrelerinize kendi imkanlarınızla ulaşmanız mümkün değilse, bankanızın müşteri hattını arayarak ekstrelerinizi mail yoluyla göndermelerini talep edebilirsiniz. Bu süreç biraz zaman alır. Benimkinde yaklaşık 10 gün kadar sürmüştü. Ekstrelerin elimize ulaşmasının ardından kart aidatı/bedeli kesilen ayların ekstrelerini ayrıştırıyoruz. Böylece elimizdeki ikinci koza sahip olacaksınız: kart aidatı yansıtılan kredi kartı ekstreleri.

Bu aşamada yapmanız zorunlu değil ama banka, işlem tarihi ve işlem tutarını özetleyen tablo oluşturabilirsiniz.

Yukarıda anlatılan adımları gerçekleştirdikten sonra, bağlı olduğunuz ilçenin kaymakamlığındaki Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne elinizdeki ret cevabı ve kart aidatı yansıtılan kredi kartları ile başvuruyorsunuz. Sizden kimlik fotokopisine ek olarak onlardan temin edeceğiniz dilekçeyi doldurmanızı isteyecekler. Bu işlemleri orada tamamladıktan sonra dosya numaranızı ve süreci takip etmek için telefon numarasını alıp görevinizi yerine getiriyorsunuz.

Sonrasında sabırla beklemeye başlıyorsunuz. Ben Nisan ayında yaptığım başvuruya takip eden yılın Ocak ayında dönüş aldım. Bu süreçlere pek alışık olmadığım için sık sık Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ni arayıp dosyamı takip ettim ama hep aynı cevabı aldım: çok sıra var, sizin dosyanıza daha sıra gelmedi. Neyse ki bir gün eve postaneden adıma bir yazı olduğu iletisi geldi. Çalışan biri olduğumdan bu yazıyı almam biraz zahmetli oldu ama aldıktan sonra yolun sonundaki yeşil ışık gözüktü.

Anlattıklarımı uygulamanız sonucunda lehinize alınmış olan kararı ifade eden TSHH yazısını elinize alacaksanız. Bundan sonra sonuca bir an önce ulaşmak istiyorsanız elinizdeki belgeyi bankaya iletmeniz gerecektir. Bu aşamada sosyal medya (özellikle twitter) ve şikayet siteleri (sikayetvar.com) süreci hızlandırmak için kullanılabilinir. Bu kanallardan bankaya elinizdeki kararı iletebilirsiniz. Eğer müşteri hatlarını ararsanız onlar size yardımcı olmak yerine bankaya gidip kararı iletmenizi söylerler. Zaman konusunda kısıtlarım olduğu için ben bu yöntemi kullanmadım. Kararı bankanın Genel Müdürlüğü’ne ilettikten sonra aynı gün içerisinde kredi kartınıza geçmiş dönemlere ilişkin kart aidatınızı yatıracaklardır. Kart bakiyeniz artıdaysa telefon bankacılığı ile bu tutarı hesabınıza aktarıp nakit olarak da kullanmanız mümkündür.

Son olarak hatırlatmak isterim: geçmiş 10 yıl için kart aidatlarınızı geri almanız mümkün. Bankaların oldukça karlı olduğunu gördüğümüz bu son dönemlerde bizlerden haksız olarak alınan bu tutarların geri alınması konusunda herkesin hakkını kullanmasını gönülden isterim. Dilerseniz bu konuda bana sorularınızı da iletebilirsiniz.

Şimdiden iyi günlerde harcamanızı dilerim.


3 Şubat 2013 Pazar

İzlenmesi Gereken Bir Film: Umut Işığım

Silver Linings Playbook

İşte benim sevdiğim tarz film bu! Kesinlikle karşısında geçirdiğiniz 2 saati hakeden, hem izlerken hem de izledikten sonra içinizi ısıtan müthiş bir film.

Çok keyifle izledim, arşivimde mutlaka saklayacağım ve çevremdekilere de önereceğim. Ekşisözlük'te hızlıca yorumlarına baktım, onlar bile beğenmiş. Bugün itibariyle IMDB'de 8.1 puan almış. Ee daha ne olsun efendim, izleyin ve izlettirin.

Konuyu da kısaca kopyala yapıştır yapalım ki başka sitelerde gezinmek zorunda kalmayın:

Pat Peoples (Bradley Cooper) her zaman bardağın dolu tarafına bakan, “Her şeyde bir hayır vardır,” sözüne inanan bir adamdır. Karısı kendisini başka bir adam için terk ettikten sonra akıl hastanesinde kalan Pat, karısını geri kazanmaya ve hayatını yeniden düzene sokmaya kararlıdır. Moralinin bozulmasına asla izin vermemeye çalışan Pat anne babasının yanına taşınır ve kendisini karısının istediği türden bir adam olmaya çalışmaya adar. Ancak bu zor bir mücadeledir. Taa ki hayatı istediği gibi gitmeyen güzel bir genç kadın olan Tiffany (Jennifer Lawrence) ile tanışana kadar.Çift birlikte hayatlarını yönlendirmeye ve kendi kişiliklerine sadık kalmaya çalışacak, bu sure içerisinde benzersiz bir dostluğa, hatta aşka bir adım uzaklıkta olacaklardır.

Google adsense

Analytics